Sema Ile Ruhu Dinlendirmek

Asrevya

Paylaşımcı Üye
Katılım
30 Eyl 2023
Mesajlar
1,532
Tepki
43
“Kulaktan kalbe” kavramını tam manasıyla yansıtan bir ritüel; Sema. Dinlemek, işitmek anlamlarını karşılayan “sema” kelimesi ruhani, ilahi nağmeler eşliğinde kalp yönünde dönerek eylemselleşir. Oldukça eski dönemlerde şamanların ayinlerinde de rastlanılmış bu ritüel, bir çeşit ibadet biçimidir diyebiliriz. Ruh, beden ve zihin üçlemesinin evrenle bütünleşik bir bağ ve yüksek enerjiyle beraber oluşan bir trans halidir aynı zamanda.

Hemen hemen her inanışın kendinden bir esinti göreceği ve inançların farklılıkları gözetilmeksizin yaşanan bir nevi meditasyondur sema. İstersek yogaya, namaza, ceme veya bir ayine benzetebileceğimiz kadar içimizden, bir o kadar da yabancısı olduğumuz bu yüksek enerjiyle sanırım birçoğumuz Mevlana’nın ışığıyla aşina hale geldik. Boşuna “Ne olursan ol yine gel.” dememişti; namelere kulak veren, kalbinin izini takip eden herkesi davet etmişti.

- "Sema" Mevleviliğin temel felsefesini yansıtıyor
Mevlana'nın anıldığı törenlerde icra edilen sema ayini, Mevleviliğin temel felsefesini yansıtan önemli sembolleri içeriyor.
Sema genel olarak, kainatın oluşumunu, insanın alemde dirilişini, Yüce Yaratıcı'ya olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip "insan-ı kamil"e doğru yönelişini ifade ediyor. Asırlardır Mevlevi dervişlerince icra edilen ayinlerde semazenlerin giydiği kıyafetler de bu felsefenin önemli sembolleri arasında yer alıyor.

Benliğinden ölü olan Mevlevi dervişinin, başındaki sikkesi nefsinin mezar taşı, giydiği beyaz tennuresi kefeni, sırtındaki hırkası ise kabri olarak kabul ediliyor.
Semazen, ayin sırasında üstündeki siyah hırkayı çıkararak, sembolik olarak hakikate doğarken, kollarını bağlayarak da bir rakamını temsil ediyor. Derviş, böylece Allah'ın birliğine de şehadet etmiş oluyor.

Semahane kainatı, sağ tarafı; görünen ve bilinen madde alemini, sol tarafı ise mana alemini temsil ediyor. Kudümün ilk vuruşu "Ol" emrinin anlatımını, ney "insan-ı kamil", neyin üflenmesi ise İsrafil'in "Sur"u üflemesini simgeliyor.

- Dört selam dört kademeyi anlatıyor
Kalkarken yere el vurmak hem "Ol"manın, hem Sur'u işitince kabirden kalkmanın sembolü.
Tecelli rengi olan kırmızı renkli post üstündeki Şeyh, Mevlana'yı temsil ediyor.
Semadaki selamlar zat, sıfat, fiil ve vahdet gibi tasavvuf anlamlarını taşıyor.
Dört selam, şeriat, tarikat, hakikat ve marifet kademelerini anlatıyor.
Dördüncü selamda; Allah'ın tek ve gerçek varlığı ile var oluş olan, vahdet durağından kıpırdamadan, ayak direyerek duruş anlatılıyor.

Mevlana'nın vefatından sonra halefi Hüsameddin Çelebi tarafından cuma namazını müteakip, Kur'an okunduktan sonra, toplu bir halde sema yapılması bir gelenek haline getirildi. Bununla beraber belirli bir zaman ve mekana bağlı kalmaksızın, çeşitli vesileler ile sema yapıldığı da biliniyor.

- "İzleyenler de aynı etki ile maneviyattan hissedar olurlar"
Mevlana'nın semayı Allah'a ulaşma düşünce ve gayretiyle yaptı.
"Hazreti Mevlana sağdan sola dönerek Allah'ı zikretmiştir. Daha sonra sema oğlu ve torunları tarafından Mevlevilik içerisinde bir yaşam biçimi olarak kurumsallaşarak günümüze kadar gelmiştir. Günümüzde de sema mukabelesi Allah'a yakın olabilme düşüncesiyle yapılan bir zikirdir. Semazen sema yaparken sağdan sola kalbinin etrafında zikir eder. Bu zikirde de dervişler manevi huzura ulaşırken onu izleyenler de aynı etki ile maneviyattan hissedar olurlar."

Kaynaklar:İlke Deniz Karakaş
Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Müdürü Fahri Özçakıl
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

Benzer konular

Üst